Pigme ispermeçet balinası (Kogia breviceps), Kogiidae familyasının bilinen iki türünden birisidir. Genellikle denizlerde görünmezler ve bu tür hakkında bilinen çoğu şey gövdelerinin araştırmalarından gelmektedir.
Pigme ve cüce ispermeçet balinasının sınıflandırması bir tartışma konusudur (ayrıntılar için Physeteroidea maddesine bakınız). Bu iki tür uzun tartışmalar sonucunda aynı kabul edilmiştir, ta ki 1966 yılında Smithsonian Enstitüsündeki bir bilim adamı kesin olarak bu türlerin ayrı olduklarını kanıtlayana dek.[10] Pigme ispermeçet balinasına ilk defa Henri Marie Ducrotay de Blainville, 1838 yılında isim vermiştir.[11]
Pigme ispermeçet balinası normal bir yunus uzunluğundadır. Doğduklarında yaklaşık olarak 1.2 m (3 ft 11 in) uzunluğunda, yetişkin olduklarında ise 3.5 m (11 ft) uzunluğuna ulaşırlar. Yetişkinlerin kilosu ortalama 400 kg'dır (880 lb). Alt kısımları kremsi, bazen pembemsi bir renktedir ve arkalar ile yanları da mavimsi gri rengindedir; yine de, iki renk dikkate değer bir şekilde birbirine karışmıştır. Köpekbalığına benzeyen başları gövdelerinin boyutu ile karşılaştırıldığında büyüktür, bu da yandan bakıldığında bir şişkinlik görünmesine sebep olmaktadır. Gözlerinin arkalarında genelde "sahte solungaç" diye tarif edilen beyazımsı işaretler vardır.[12][13]
Alt çeneleri çok küçük ve bayağı aşağıda kalmaktadır. İleriye dönükken üstten bakıldığında hava delikleri hafifçe sola doğru yer değiştirir. Sırt yüzgeçleri oldukça küçük ve bağlanmıştır; cüce ispermeçet balinası ile karşılaştırıldığında boyu oldukça küçüktür ve diyagnostik amaçlar için kullanılabilir.
Aynı dev akrabası ispermeçet balinası gibi, pigme ispermeçet balinalarının alınlarında bir ispermeçet organı vardır (bunun amacının bir tartışmasını görmek için ispermeçet balinası maddesine bakınız). Bu memelilerin ayrıca bağırsaklarında koyu kırmızı sıvı depoladıkları bir kese bulunur. Bu hayvanlar korktuklarında bazen bu sıvıyı dışarı atabilirler, ya kafaları karıştıklarından ya da av olacaklarını sandıkları içindir.[14]
Pigme ispermeçet balinaları 50 ila 55 arasında omura ve her iki taraflarında da 12 ila 14 arasında kaburgaları bulunur, her zaman ikisi birbirine simetrik değildir, ayrıca en arkadaki kaburgaları omurga ile bağlanmamaktadır. Kanatçıklarında yedi tane bilek kemiği ve değişken sayılarda parmak kemiği bulunur, ilk parmaklarında iki tane parmak kemiği olduğu söylenmektedir. Hiç gerçek kalça kemikleri yoktur; onun yerine yoğun bir bağlayıcı doku vardır. Dil kemiği alışılmadık bir şekilde büyüktür ve büyük ihtimalle balinanın beslenmesinde büyük bir rol oynamaktadır.[13]
Pigme ispermeçet balinalarında 20 ila 32 arasında diş bulunur, ki hepsi üst çenenin kıvrık bölümünde dizilmiştir.[15] Alışılmışın dışında, yetişkinler MMP20 geninde meydana gelen bir mutasyon nedeniyle diş minesinden yoksundur,[16] ama yine de genç bireylerde diş minesi bulunmaktadır.[13]
Aynı diğer dişli balinalar gibi, pigme ispermeçet balinalarında "melon" bulunur. Melon, kafalarında bulunan odaklanmak ve çıkardığı sesleri hafifleştirmek için kullandığı yağlı bir bölgedir.[17] Melon'un iç çekirdeğinde dış korteksten daha çok balmumu şeklinde yapı bulunmaktadır. İç çekirdek sesi diğer tabakadan daha yavaş ileterek sesi kııp çok yönlü bir ışına yansıtmasını sağlar.[18] Melon'un arkasında, bir ince zar ile ayrılmış ispermeçet organı bulunur. Melon da ispermeçet de sinovyal bursa'ya benzer bir şekilde kalın lifli bir kabuk ile çevrilidir.[19] Bir kapak yapısına ya da insanlarda bulunan ses teli ile aynı işlevi gören bir museau de singe'e sahip sağ burun boşluğu yoluyla hava çıkartarak ses üretir.
Mideleri üç odalıdır. İlk oda ya da ön mide beze gibi değildir ve direkt olarak sindirim bezleri ile kaplı ikinci oda olan fundus odasına açılmaktadır. Dar bir tüp ikinci odadan üçüncü oda olan pilora geçmektedir. Ayrıca beze şeklinde olan mide büzgen yoluyla oniki parmak bağırsağına bağlanmaktadır. Yemeklerin fermantasyonunun ince bağırsakta gerçekleşmesine rağmen, bu hayvanlarda çekum bulunmamaktadır.[20]
Diğer bütün dişli balinalar gibi, pigme ispermeçet balinaları da avlarını ekolokasyon ile avlarlar. Kullandıkları frekansları çoğunlukla ultrasoniktir,[18] 125 kHz civarındadır.[21]
Sağlam ayrıntılara göre pigme ispermeçet balinalarının üremeleri kısıtlı olmasına rağmen, doğu yarımkürede Nisan ile Eylül ayları arasında doğum yaptıklarına inanılmaktadır.[13] Gebelik on bir ay sürmekte ve diğer deniz memelilerinin aksine, dişiler başları önde olarak doğurur.[22] Yeni doğmuş yavrular 1.2 metre (3 ft 11 in) uzunluğunda ve bir yaşına bastıktan sonra sütten kesilirler.[13]
Bu balinaların hareketlerini farketmek çok zordur. Su yüzeyine çok minik bir sıçrama ya da darbe ile oldukça yavaş bir şekilde çıkarlar ve bir süre orada hareket etmeden dururlar. Japonya'da, bu nedenle tarihi açıdan "yüzen balina" olarak bilinir. Bu türün teknelere yakınlaşmaktan ziyade uzaklaşmaya meyillidir. Gedik açtıkları görülmüştür, ama çok yaygın değildir.[[23] ama en fazla altı bireye kadar oluşan gruplarda görülmüşlerdir.[[13] Pigme ispermeçet balinaların ultrasonik tıklamaları 60 ile 200 kHz arasında değişmektedir, en fazla ise 125 kHz değerine çıkmıştır,[21] ayrıca bu hayvanlar 1 ila 2 kHz değerlerinde alt frekans "bağırışları" da yapmaktadır.[24]
Mide içeriğinin analizine göre pigme ispermeçet balinaları öncelikli olarak kafadan bacaklılardan beslenmektedirler, en yaygın ortasu ortamlarında bulunan biyolüminesans türlerinden. En yaygın avları arasında cranchiidae, lycoteuthid, ommastrephid, kalamarlar ve ahtapotlar bulunmaktadır. Ayrıca bu hayvanların derin su karidesi de yediği de bildirilmiştir, ama cüce ispermeçet balinaları ile karşılaştırıldıklarında, daha az tüketmektedirler.[13]
Kendilerini avlayan türler büyük beyaz köpek balıkları[25] ve katil balinalardır.[26]
Pigme ispermeçet balinaları ve cüce ispermeçet balinaları kalamarlara benzer bir şekilde bir "mürekkep" türü kullanıp yırtıcılıktan kaçınmalarıyla diğer deniz memelileri arasında oldukça eşsizdirler. İki tür de bağırsak sistemlerinin alt kısımlarında 12 koyu kırmızımsı-kahverengi akışkan madde alabilen bir keseye sahiptir, ki bu sıvılar potansiyel saldırganlara enjekte edilerek onları şaşırtmak ya da vazgeçirmek için kullanılır.[27]
Pigme ispermeçet balinaları Atlas, Büyük ve Hint Okyanuslarının tropik ve ılıman sularında bulunurlar.[13] Yine de, nadiren denizlerde de görülürler ki bu bilgi kendi yaşam alanlarının dışında olan bireylerden gelmektedir - bu da kesin bir doğal yaşam ve göç haritası oluşturmayı zorlaştırmaktadır. Açık deniz sularını tercih ettiklerine inanılmaktadır ve en sık 400 ila 1,000 m (1,300 to 3,300 ft) derinliğindeki sularda görülürler.[28] Statüleri genellikle nadir olarak tanımlanır, ama ara sıra kıyıların yüksek yoğunluğu daha önceki bahsedilen bölgede daha yaygın olduğunu göstermektedir. Toplam nüfusları bilinmemektedir.
İtalya'da olduğu gibi Güney Afrika ve Japonya'da da miyosen çökellerinde K. breviceps türünün fosilleri bulunmuştur.[13]
Pigme ispermeçet balinaları hiçbir zaman büyük ölçülerde avlanmamışlardır. Kara esaslı balinacılar bu hayvanları Endonezya'da, Japonya'da, ve Küçük Antiller'de avlamışlardır. Bireylerin balık ağları ile yakalanıp öldürüldükleri de kayıt edilmiştir. Doğal yaşam alanlarından kopmuş bazı hayvanların midelerinde plastik çantalar görülmüştür - ki bu da bir endişe konusu olabilir. Bu faaliyetlerin türde yaşamsal bir uzun vadeli hasar oluşturup oluşturmadığı bilinmemektedir.
Pigme ispermeçet balinaları esarette pek becerikli değillerdir.[29][30] Esaret altında en uzun hayatta kaldıkları süre 21 aydır ve esir olan çoğu birey bir ayda ölmektedir, çoğunlukla susuz kalma ve beslenme sorunlarından.[31]
Pigme ispermeçet balinaları ASCOBANS[32] ve ACCOBAMS[33] tarafından korunmaktadır. Bu tür ayrıca Batı Afrika ve Macaronesia'nın Küçük Balinaları ile Denizayılarının Korunmasına ilişkin Mutabakat Zaptına (Batı Afrika'daki Sucul Memeliler MoU)[34] ve Pasifik Adaları Bölgesi'nin Balinaları ve Onların Habitatlarının Korunmasına ilişkin Mutabakat Zaptına (Pasifik Balinaları MoU) dahil edilmiştir.[35]
|accessdate=
(yardım) |accessdate=
(yardım) Pigme ispermeçet balinası (Kogia breviceps), Kogiidae familyasının bilinen iki türünden birisidir. Genellikle denizlerde görünmezler ve bu tür hakkında bilinen çoğu şey gövdelerinin araştırmalarından gelmektedir.